Benzin mazotu geçer mi?
Gaz, tuzdan ucuz mu?
Ne olacak bu damacana su fiyatları?
Merak eden yok.
Öylece oturmuş bakıyoruz.
Siyasiler gündem oluştursun üzerinde tepinelim.
Hava Alanı yıkmaktan, halka küfür etmeye kadar giden bir süreç.
İlk başta hakkını aramazsan, küfür de ederler, hakarette...
Ayşe teyzenin kabul günü gibi memleket.
Şişini, orlonunu kapan gelmiş, ciddi bir şey yok.
Kek vanilyalı mı?
Yok vallahi, un, şeker, yumurta.
Kısıra nar ekşisi mi koydun?
Yok anam, sadece bulgur feşmekan hanımın eltisinden, memleketten getirmiş.
Kocan döndü mü kız?
Yok be anam, başka bir karıya gitmiş, onunlada mutsuz galiba, dün yarım karpuz göndermiş manavdan.
Ay, içim şişti, kalkın oynayalım...
Hal bu, ahval bu.
Dır dır, vır vır, cır cır...
Sonuç;
"Yarın yine gündemleşiriz, pek eğlendik"...
Muah, muah hadi öptüm canım...
Suriye, operasyon, Rusya federasyon, NATO, defikasyon, BM deklerasyon, içerisi enflasyon, dışarısı esiyor, arkana kalın giy, üşüme.
Bir de çıplak gezenler var hani.
Ayran budalası gibi açık ağız, plajda üstsüzlere bakar dururduk.
Altsız, yansız falan derken, ulu orta çiftleşmeler başladı.
Sorun densizlik mi, yersizlik mi bilmiyorum ama, parasızlık daha bir ağır basıyor bence.
Eh, bu kadar kararsızlık, yararsızlık getiriyor.
Şeker ithal ederken, araya ne karıştıysa, kafayı fena bulmuşuz.
Bön bön bakıyor, sanki başkası yaşıyor da, izliyormuşuz gibi.
Neyse, Camdaki Kızın şoförü döndü, derin nefes aldık, çok şükür, bin şükür.
Kocasının metresi de iyi hamdolsun.
Sıkıntı yok şimdilik.
" Ohaaa, ne oluyor lan?" hallerimiz iyice geçti.
Topraklarımızdaki Suriyelilerin ahlaksızlıklarıyla avunup, kızıyoruz.
Ahlak ve terbiye gırtlağımıza kadar dolu çok şükür.
Sahildeki donsuz herif, yoğurttaki jelatinden daha fazla ilgi çekti ya...
Ne diyelim?
Kader!